Hüseyin Sungur ile sözlü tarih görüşmesi

Abstract

Nalbantoğlu Mahallesi’nde doğan Hüseyin Sungur'un ailesi Bursa’nın çeşitli mahallelerinde ikamet eder. Oturdukları evlerde Pınarbaşı Suyu olduğunu söyler. Pınarbaşı Suyu’nun pek çok faydasından bahseder. Tahtakale Ortaokulu’nda üç sene Zeki Müren’le birlikte okur. Zeki Müren ile ilgili okul yıllarındaki anılardan söz eder. Daha sonra eğitimine İstanbul Kabataş Lisesi’nde devam eder. Çocukken oynadığı oyunlardan bahseder. Gençlik yıllarında en çok zevk aldığı şey Tayyare Sineması’na gitmektir. Bayramlar telaşlı ama çok güzel geçer. Mahalleli Kurban Bayramı'nda etlerini evlerinde keser. Kurban derileri Türk Hava Kurumu tarafından toplanır. Mahallede Hıdırellez mutlaka kutlanır. Kayhan’dan çeşitli pideler yaptırılır ve ailecek Temenyeri’ne gidilir. Orada ilahiler okunur, çocuklar oyunlar oynar. Sungur, o dönemde toplanan Gezeklerden de detaylıca bahseder. Mahalledeki seyyar satıcıları anlatır. O dönemde kasap ya da bakkallar yoktur. Bakkallar 1980 sonrası açılır. Bu sebeple alışverişler Tuzpazarı’ndan (Pazaryeri olarak da bilinir) yapılır. Mahallede hamur işleri evlerde yapılır, pişmesi için fırınlara götürülür. Kuzine sobalar muhacirlerle daha sonra gelir. 1958’de evlenir. Mahalleye elektriğin 1936-1938 yıllarından önce geldiğini söyler. 1938 yılında amcası Almanya’dan Blaupunkt radyo getirir. Tüm mahalle Sungur ailesinin evine gelip radyo dinler. İlk elektrik santrali Merinos’ta kurulur. İlk buzdolabını 1965 yılında aldığını söyleyerek sözlerini bitirir.