Yıldız Sertel ile sözlü tarih görüşmesi
Görüşülen Kişi
Sertel, Yıldız
Görüşen Kişi
Arcan, H. Esra
Hazırlayan/Destekleyen
Suat Gezgin
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü
Metadata
Tüm öğe kaydını gösterGörüşülen Kişi Künye
1922, New York; T.C.; Kadın; Akademisyen
Özet
1922 yılında doğan Yıldız Sertel’in annesi Sabiha Hanım ve babası Zekeriya Bey, dönemlerinin önemli gazetecilerindendir. Annesinin ailesi Selanik göçmenidir, babası Usturumca kökenlidir. Babası, gazeteciliğe 1911’de Yeni Felsefe isimli bir dergi çıkarmasıyla başlar. Annesi de yazılarını dergilere gönderir. Babası annesinin yazılarını okur ve beğenir, birbirlerini yazıları vasıtasıyla tanırlar. Babası Fransa’ya gider ve oradayken annesine mektupla evlilik teklifi eder. İstanbul’a gelince evlenmelerine aileler de onay verir ve 1915’te evlenirler. Annesi Sabiha Hanım ilk Türk kadın gazetecidir. Kurtuluş Savaşı yıllarında dergiler çıkarırlar. Dergiye İngilizler el koyar ve babası tutuklanır. Halide Edip sayesinde Amerika’ya öğrenim görmeye giderler. Annesi sosyoloji babası gazetecilik okur. Doğumu, anne babasının Türkiye’ye dönmesini geciktirir. Ancak 1924’te dönerler. Babası Ankara’da basın yayın müdürü olur, kısa süre sonra istifa eder. Birlikte İstanbul’a dönerler. Resimli Ay dergisini çıkarmaya başlarlar. Dergide sosyal konulara değinip, Amerika’da öğrendikleri teknikleri uygularlar. Çok sayıda okuyucuya erişirler. 1925’te Cevat Şakir’in asker kaçaklarıyla ilgili bir yazısını yayınladığı için babası sürgüne gönderilir. 1925-27 arasında dergiyi annesi yönetir. Annesinin Babıali’de tek başına çalışarak kendilerine baktığını söyler. Annesinin ve babasının yayın hayatları boyunca baskıya uğradıklarını ve gazetelerinin kapandığını söyleyen Sertel, onların Atatürk’ün kurduğu rejime karşı olmadığını da ekler. Tam tersi devrimlere sıkı sıkıya bağlı olduklarını, eski yazılarında eleştirdikleri konuların Atatürk inkılaplarında da yer bulduğunu ifade eder. İkinci Dünya savaşı yıllarında annesinin deyimiyle basında meydan muharebesi olur. Türkiye'nin savaş politikasını etkilemek adına annesi faşizm yanlılarının aleyhine yazar. Türkiye'nin savaş dışı kalmasını savundukları için komünist damgası yediklerini söyler. Tan Gazetesi’nde demokrasi, düşünce ve basın özgürlüğü yanlısı yazılar yazarlar. Babası en demokratik ülke olarak Fransayı düşünür. Annesi Hüseyin Cahit Yalçın'la ve Asım Us'la polemiğe girer. Yazılarında hangi tarafı savunurlarsa karşıdan düşman edindiklerini anlatan Sertel, babasının çok partili sistem arzusundan bahseder. Annesi Demokrat Parti’nin Tan’la ittifakı doğrultusunda Görüşler dergisini çıkarır. Sabahattin Ali, Aziz Nesin gibi isimlerin de yazılarıyla yüksek rakamlarda satış oranına ulaşırlar. Ancak bu ittifak hükümet tarafından bozulur, dergi toplatılır. 1945’te Tan olayları adı altında komünistlikle suçlanırlar. Evlerinde savaşçı bir ruhun varlığından bahseden Sertel, hakkını aramayı ailesinden öğrendiğini söyler. Tan olaylarında binlerce üniversite öğrencisi, Serteller ve komünizm karşıtı gösteriler yaparlar. Bu olaylar sonunda anne babası tutuklanır. 4 ay hapis yatıp çıkarlar ancak göz hapsinde kalırlar. Tan Gazetesi'nin zamanında Cumhuriyet’ten sonraki ikinci gazete olduğunu, babasının Tan’dan iyi paralar kazandığını söyler. Bu sayede kolejde okuduğunu belirten Sertel, gazetenin tek gelirleri olduğunu da ekler. Tan olayı babasına büyük darbe vurur. Sabahattin Ali’nin öldürülmesi ve Nazım Hikmet’in aldığı ölüm tehditleri sonunda Sertel ailesi yurt dışına çıkma kararı alır. 1950 yılında Paris’e giderler. Evde eğitim gördüğünü belirten Sertel, ülkenin aydın insanlarının evlerinde toplantılar yaptıklarından bahseder. Birçok Avrupa ülkesinde bulunup, Türkçe yayınlar yaparlar. 1950’lerde Prag’da kalırken Nazım Hikmet’le buluşurlar. Türk insanına gerçekleri anlatmak için Doğu Almanya’da Bizim Radyo’yu kurarlar. Babası çıkan sıkıntılar sonunda istifa eder. Gurbette yaşamanın zorluklarından bahseden Sertel, bu yüzden Azerbaycan’a gittiklerini söyler. Annesiyle babasının vatanlarına hasret öldüklerini de ekler. Annesi Bakü’de babası Paris'te vefat eder. 1969’da babasıyla birlikte Fransa’ya gelir, pasaportları gelmediği için siyasi mülteci olarak yaşarlar. 1978’de Nadir Nadi’nin yardımıyla pasaportları gelir ve ülkeye döner. Bugün gazete yayıncılığının ticari amaçlı olduğunu geçmişte siyasi hedefler doğrultusunda çıkarıldığından bahseden Sertel, önceden teknik açıdan kısıtlı olunsa da tarafsızlığın ve ciddiyetin bugünün ilerisinde olduğu görüşündedir.
Koleksiyon
- Görüşme [3104]